04 Nisan 2021- D VİTAMİNİ VE COVİD-19 DENKLEMİ

Böyle bir denklem varda bir ben mi bilmiyorum?

Covidin panzehiri D vitamini de bunca insan boşuna mı hayatını kaybetti?

Yüreğimde öfke,aklımda deli sorular.

Yaklaşık 13 aydır zorunluluklarımız dışında evimizde kalıyoruz,sevdiklerimizle telefonda özlem gideriyoruz.

Ölmüşlerimize,hastalarımıza uzaktan üzülüp,telefonla destek olmaya çalışıyoruz.

İki parça mutfak ihtiyacımız için saat kurup marketler açılır açılmaz kimse yokken ihtiyaçlarımızı almaya gidiyoruz.

Ama yaşıyoruz öyle,böyle,mümkün olduğu kadar sağlıklı kalabilmek,ölmemek için.

Evimizin balkonundan gördüğümüz insan seli manzara dışında,sosyal medyadan görüyoruz insanların çıldırmışçasına

kendilerini dışarıya attığını,dağ,bayır,kafeler,çay bahçeleri,piknik alanları insan seli.

Hafta içi maskesiz dolaşmak yasak olduğu gibi hafta sonu da maske takma yasağı var galiba?

Zaten büyük çoğunluk maskeyi virüsten korunmak için değil de ceza yememek için taktığı için hafta sonu her şey serbest.

Maske,sosyal mesafe bunlar da tatil yapıyor.

Konuşurken de mangalda kül bırakmıyor kimse yasakların gevşetilmesi ile ilgili fakat bilinçli insanlar için

yasağın yada serbest olmasının bir önemi yok aslında birey olarak herkes kendini koruyup üstüne düşeni yapsa

sorun da virüste kalmayacak.

Herkes kendi sağlığı ve hayatı ile ilgili istediğini yapmakta serbest elbette ama ne olur bir parça vicdanlı olup

sağlık emekçilerini düşünün.

Onların sen keyfine gezerken hasta olmuşsun benim kendi canımı riske atamam sana bakamam deme lüksü yok.

Sen kendini koruyamazsan

güneşte seni koruyamaz.

***

YAZARIN ÖNCEKİ MAKALELERİ

25 Mart 2021 – GÜNAH KEÇİSİ

Covit 19 ve günah keçisi 65 yaş üstü büyüklerimiz.
Onlar türk kahvesi dışında kahve bilmezler,bilselerde içmezler.
İsimlerini benim bile söylemekte,yazmakta zorlandığım cafeleri orada plastik ağzı kapalı bardak görünümlü şeylerin içindeki latte yi,capiçinoyu,americanoyu da içmezler,öyle mekanlarda da oturmazlar.
Dışarıda çok acıkır ve zorunlu kalırlarsa hamburger,pizza,tost,kumpir de yemezler.
En fazla bir aşevine girip (onuda ara ki bulasın)bir kase çorba en fazla kuru,pilav yiyip çıkarlar.
Gardroplarında hep bir yabanlık ve bir bayramlık kıyafetleri bulunur.
Günlükte de çocukların,torunların küçülen,yada modası geçti diye kenarı attıkları kıyafetler zayi olmasın düşüncesi ile yeterde artar bile onlara.
Bunun zenginlik,fakirlikle alakası yok sadece tutumlu olmaktır amaç.
Yani Avm deki tıklım tıklım,havasız mağazaların tuvaletten küçük deneme kabinlerinde daha önce kimin giyip çıkarttığı meçhul kıyafetleri denerken de göremezsiniz onları.
İnsanların hınca hınç doldurduğu caddelerde de ne sigara içmek,ne su içmek,ne bir şeyler yemek için maskesiz de göremezsiniz,çünkü virüs olmasa bile görgü kurallarına aykırı ve sağlıksızdır yolda yemek yemek,yürürken bir şeyler içmek.Onlar eğitimi ne olursa olsun bilirler ve uygularlar en güzel şekilde bu görgü,adap kurallarını.
Aşı konusunda da onlar tüm dünyanın kahramanı bana göre çünkü yan etkileri tam olarak netleşmeden aşı olan ilk grupta yer alıyorlar.
Ama tüm bunlar yetmiyor,ya da vaka sayılarında biraz artış olduğunda asla sebep olmayan 65 yaş üstü büyüklerimize ambargo uygulanıyor ne yazık ki.
Oysa ki sadece 15 gün boyunca kısıtlamalarda yaş faktörü 20/60 yaş grubuna getirilse farkı tüm dünya görecek ve salgının ancak böyle önüne geçilebilinecek bana göre.
Ama dedim ya günah keçisi belli 65 yaş ve üstü,vurun abalıya vurabildiğiniz kadar,sadece boşa kürek çekmekle kalacaksınız.